Ünlü çizgi roman sanatçısı Chon Kye-Young’un teknolojinin dünyaya etkisi üzerine yazdığı webtoon yani internet çizgi romanı olan Love Alarm hakkında biraz konuşmaya ne dersiniz.
Love Alarm. Aşk Alarmı. İnsanların duygularını görünür kılan
bir uygulamadır. Bu Webtoon daha sonradan diziye uyarlanmış ve ilk sezonu
Netflix üzerinden yayınlanmıştır.
Bize anlatılan uygulamanın nasıl işlediğinden bahsedelim. Uygulamayı
yükleyen insanların telefonlarında, on metre yakınlarında onları seven birinin
olması durumunda, bir alarm çalıyor. Ancak alarmın çalabilmesi için uygulamanın
her iki kişi tarafından da yüklenmiş olması ve aktive edilmiş olması gerekiyor.
Yani eğer birinden hoşlanıyorsanız karşı tarafta da sizde de bu uygulama
yüklüyse onun alarmını çaldırabilirsiniz demek oluyor.
İşin teknoloji kısmı ilgimi çektiği için bir göz attım.
Acaba gerçekten böyle bir uygulama var mı ki diye arattığımda karşıma ne çıktı
dersiniz? Birileri gerçekten bu uygulamayı yapıp android sistemler için
tasarlamış bile.
Diziyi izlerken ‘Aaaa alarmı çalmadı. Aaa bununki çaldı.
Aaaa tüh şimdi gerçekten sevip sevmediğini nasıl bileceğiz,” diye kendimi
kaptırmış bulundum ama gerçek uygulamayı görünce “Yok daha neler?” dedim. Daha sonra“Neden olmasın?” diye düşünmeye başladım.
Uygulamanın şu an ki halinin dizideki ya da webtoondaki gibi
olduğunu hala düşünmüyorum. Zira kalbimizin içindeki bir şeyi basit bir
uygulamanın bilebilmesi imkânsıza inanmak isteyen beni bile inandıramıyor. Lakin
acaba bir şekilde birileri bunu geliştirse gerçek olabilir mi ki acaba demekten
de kendimi alamıyorum. O yüzden hadi birlikte bu uygulamanın işe yarayabilmesi
için neleri dikkate almamız gerektiğine bakalım. Ve günün birinde birilerinin
bunu gerçekleştirme ihtimalini konuşalım.
Rus bilim adamlarının yaptığı bir çalışmaya göre
ultra-hassas kameralarla fotoğraflanan insan, hayvan ya da bitkilerin fiziksel
bedenlerinin etrafını saran bir enerji alanı saptamıştır. Bizi kuşatan bu
enerji ağına ‘aura’ diyoruz.
Auralarımız biz farkında olsak da olmasak da çevremizdeki
insanların auralarıyla etkileşim halindedir. Bu etkiyi bazı insanların yanında
iyi bazılarının yanındaysa kötü hissettiğimiz zamanları düşünerek
anlayabiliriz. Bazı insanlar, kalabalık ortamlarda hiçbir şey yapmasa bile çok
çabuk yorulur. Ya da hasta olmasak da bir sebeple hastaneye gitmek zorunda
kaldığımızda kendimizi hafif de olsa hasta hissetmeye başlarız. Bu da bu
etkileşimin bir kanıtı olabilir.
Bahsettiğimiz enerji alanı görünmeyen dalga boylarıyla
benzerlik gösterir. Gamma, X, mor ötesi, kızıl ötesi, micro dalga ve radyo
dalgaları gibi… Göremezsiniz ama varlığı bilir ve hissedersiniz. Eğer
ultrasonik sensörler gibi bu tarz görünmeyen dalgaları algılayan bir sistem
çevremize yaydığımız aura enerjisi algılayacak şekilde geliştirilse ne olurdu?
Wi-Fi’ı düşünün. Telefonlarımız, tabletlerimiz ya da
bilgisayarlarımız herhangi bir kablo bağlantısına gerek duymadan interneti
algılayıp bağlanabiliyor. İnternetin görünemez dalgalarını algılayan bu
elektronik sistemler auraları algılayacak şekilde geliştirilebilirse insanların
duygularını bilgisayar sistemi üzerinden yorumlayabiliriz demek oluyor.
Ruh halimizin ya da hislerimizin auramızı etkileyebileceğine
dair çok somut olmamakla birlikte kanıtlarımız var. Öyleyse, dünya üzerinde
herhangi biriyle auralarımız uyumlu hale gelmesi durumunda bu bizi birbirimize
bir şekilde bağlamış oluyor. Birbirini seven insanların zamanla birbirine
benzediklerini duymuşsunuzdur. Neden?
1987 yılında yapılan bir araştırmada üniversite
öğrencilerinden yeni evlenen çiftlerin ve 25 yıldır evli olan çiftlerin
fotoğraflarını değerlendirmeleri istenmiş ve çiftlerin birbirlerine ne kadar
benzediklerini ve ne kadar süredir evli olduklarını tahmin etmeleri istenmişti.
Ve katılımcılar, uzun süredir evli olan çiftlerin, evli olduklarını kolayca
tahmin edebilmişler. Bu araştırmadan çıkan en önemli sonuçlardan biri ise birbirine
en çok benzetilen portrelerin, en mutlu olduğunu söyleyen çiftlerin portreleri
olması...
Yani, anlayacağınız, birini sevmeye başladığımızda o kişiyle
görünmez bir bağ kuruyoruz. Biz bilmesek de bu bağın auralarımıza kayıt
edildiğini düşünüyorum. Çünkü sevdiğiniz insanların yanında genellikle iyi
hissederiz. Bu da onlarla uyumlu hale gelen auralarımız dolayısıyla bizi tek
başımıza olduğumuz zamanlardaki gibi rahat hissettirir.
Bu bilgilere dayanarak, hislerimiz doğrultusunda etkileşim
kurduğumuz insanlar on metre ya da on beş metre… Bulunduğumuz yere yaklaştığı
zaman biz görsek de görmesek de auralarımız tarafından algılanabilir. Bizim
auramızı ya da çevremizdekilerin aurasını iyi analiz edebilen bir program
çevremizdeki insanların bize karşı hisleriyle ilgili bir çıkarımda bulunabilir.
Yani aslında teknik olarak bir telefon uygulamasının bizim bilmediğimiz biri
tarafından sevilip sevilmediğimizi algılama ihtimali var. Yalan makinesinin
kalp atışlarınızı yorumlaması gibi aura titreşimlerini ve etkileşimlerini
algılayabilen bir uygulama…
Aklınıza, “Auram, sevmediğim ya da tanımadığım biriyle nasıl
böyle bir etkileşim kurabilir ki?” sorusu gelmiş olabilir. Buna da şöyle bir
cevap verebiliriz. O kişinin size beslediği duygular sizin auranıza ulaştığı
anda çoktan bu etkileşim gerçekleşiyor olabilir. Sonuçta auranın tam olarak
anlaşılmış bir şey olmadığını biliyoruz. Ama iç sesimizin ya da
hissiyatlarımızın kanıtı olmayan şeyler hakkında bizi bazı durumlarda
bilgilendirdiğini biliyoruz. “Ondan hiç iyi bir elektrik almadım? Sanki benden
hoşlanıyormuş gibi hissediyorum. Benden nefret ettiğinden neredeyse eminim?”
gibi cümlelere aşinasınızdır. Belki de bu his doğrudan auranızdan geliyordur.
Bu durumu iyi algılayabilen bir telefonunuz varsa hislerinizi veya başkalarının
hislerini size somutlaştırabilir.
Şu an hali hazırdaki uygulamanın nasıl tasarlandığını
bilmiyorum. Ama insanların duygularını ortaya dökebilecek bir uygulamanın geliştirilebileceğine
inanıyorum.
Siz ne düşünüyorsunuz? Böyle bir uygulama var olabilir mi? Gerçekten böyle bir uygulama olsa indirir miydiniz?
Benzer yazılar
W Two Worlds Nasıl Açıklanır?
Yapay Zeka Duygusallaşabilir mi?
çalmayacağını bilsem bile indirirdim
YanıtlaSilNeden olmasın ki
SilAynn ya
SilIndirdim bile
YanıtlaSilPeki, uygulama hakkında ne düşünüyorsun?
Silbende yükledim benımkı çaldı :)
Silgerçekten çaldı mı ? peki diğer uygulamanın kimde olduğunu biliyormusun
SilBen yükledim ama hiç denemedim
SilOlsa çok güzel olurdu türkiye de böyle bisi . Ben indirdim bile
YanıtlaSilGüzel olurdu bence de.
Silben bu diziyi ziledim tüm bölümünü bu beni duygulandırmıştır nedense bielemiyorum bu uygulama gerçekte varmıdır yada gerçekmidir ? bu yorum hakkında bir fikrim yok malesef
YanıtlaSilŞu an için sadece bilim kurgu gibi görünüyor tabi ama bu gelecekte olmayacağı anlamına gelmiyor. Günümüzde yapay zekâ konusunda oldukça hızlı gelişmelere şahit oluyoruz. Bakalım daha neler göreceğiz. :)
SilBen indirdim
YanıtlaSilKimsenin çalmayacağını bilsem de.Tipsizim çünkü...
Bence sana öyle geliyordur. Kendin hakkında böyle düşünme. Belki etrafında henüz farkına varmadığın hayranların vardır.
SilBende indirdim.Çalmayacağını bilsem de indirdim,ne kadar rüya gibi gelse de indirdim,ama tabi ki aklımda "olabilir" cümleleri geçmiyor da değil.
YanıtlaSil:D Tabi neden olmasın.
Silaklımdaki tek soru gelecekte bu uygulama yaygın olacak mı? Kim bilebilir ki...
YanıtlaSilYaygın olma potansiyeli olan bir uygulama olduğunu düşünüyorum.
Silben de bu şekilde düşünüyorum. Dizide gösterildiği gibi gelecekte geliştirilirse kullanılabilecek bir uygulama.
Silben de uygulamayı yükledim bana bir taraftan da inandırıcı geliyor. ama bir taraftan da insanların hislerini nasıl anlıyacaklar gibi aklıma sorular geliyor. birgün böyle bir uygulama olabilir. googla gerçek mi diye yazdığımda sadece bu site yazmış o yüzde çok teşekkür ederim bilgi sahibi oldum.
YanıtlaSilbelki de ilerde gerçek olur şu anda bile inandırıcı geliyor ama bir taraftan saçma geliyor hislerimizi bilemeyeceği için yinede ben yükledim belki olur diye. google acaba gerçek mi diye aradığım da tek bu sayfa çıktı teşekkürler bilgi sahibi olduk:)
YanıtlaSilRica ederim. :)
SilTeknolojinin geldiği noktayı düşünürsek aslında gerçek olması an meselesi. Ancak şu an var olan uygulamanın bahsettiğim şekilde bir temeli olduğunu düşünmüyorum. İlerleyen zamanlarda geliştirilirse ve yaygınlaşırsa oldukça ilginç şeyler olacak gibi.
benim şuanlık telefonum yok fakat aldığımda indireceğim bir uygulama çalmaycağını bilsem bile ben jojo yu kendim gibi gördüm dizide sun-oh yuda sevdiğim kişi olarak gördüm.benim netflixe üye değilim ne yapacağım bilmiyorum ailem üye olmama izin vermez.İnşallah bu uygulama ilerde çok yaygın olurda birisi benim alarmımı çalar!! :D
YanıtlaSilKuantum fiziğine göre her şey mümkün
YanıtlaSilKatılıyorum
SilBeni derinden etkileyen bir diziydi. Webtoon'unu okuyamadım ama dizisini 2 defa aynı duyguları yaşayarak izledim. Gerçekten etkileyiciydi. Teknoloji gelişiyor ve bu teknolojinin gelişmesi ile günlük yaşantımız da değişmeye başladı. Eğer bu uygulamayı bir şekilde yapabilirsek (insanlar olarak) hem iyi, hem kötü olur. Dizisinde de gösterildiği gibi, Love Alarm duygularımızı yansıtıyor ama bu bazı psikolojik sıkıntılara neden olabilir. "Beni sevmiyorlar, ben değersizim, bir kez bile alarmım çalmadı." diye düşünerek kendimizi kötü hissedebilir. Ve bu da intihara neden olabilir. Bunu pek açıklayamam burada ama bu bir gerçek. Çok bilgilendirici bir yazı yazmışsınız. Bunun için gerçekten teşekkür ediyorum. ����
YanıtlaSilBen teşekkür ederim.
SilHaklısın. Alarmın çalmaması durumu bazı insanlarda psikolojik sorunlara sebep olabilir. Ancak günümüzde de buna benzer durumlar bir şekilde yaşanıyor. En basitinden sosyal medyada paylaşılan fotoğraflara begeni almak bile bazıları için çok önemli.
Bir şey söyliyecemde ben indirdim ama nasıl olsa karşındaki kişide o uygulama yoksa çalnazki zaten yani türkiyede neredeyse hiçkimse bu uygulamayı kullanmadığı için alarm hiç çalmaz bendede love alarm yüklü ama bu zamana kadar çalmadı o yüzdende yüklememiz biraz saçma değilmi yüklesrk bile soruma cevap verirsrn sevinirim
YanıtlaSilUygulamanın istendiği yönde çalışabilmesi için öncelikle hâlâ geliştirilmesi lazım. Hali hazırda var olan uygulama eğlencelik bir uygulama. O yüzden çalıp çalmaması muhtemelen bir şey ifade etmiyor. Ancak dediğim gibi gerekli geliştirmeler yapıldıktan sonra uygulama yapımcılarının bunu duyurması ve uygulamanın dizide ki gibi yaygınlaşmış olması gerekiyor. O zaman alarmı duymayı bekleyebilirsin işte.
SilLÜtfen yaygınlaştırmayın bu işin sonu kötü bitebilir insanlar aşk hayatını bir uygulamaya bağlı olarak yaşarsa kötü olaylar gerçekleşir
YanıtlaSilHaklısın tabi... Ama bunu isteyecek çok fazla insan olacaktır. Diğer uygulamalarda olduğu gibi...
Silben yükledim bir kız varmış benkı çaldı :)
YanıtlaSilKızda uygulama varmıymişki ?
SilFark ettim ki bir şeyden vazgeçince gerçekleşiyor veya bana öyle geliyor ilk indirdim beni seven kişi sayısı 0 dı inanmak istemedim araştırdım en sonunda çok saçma olduğunu düşündüm ve telefonumu kalayım kenara koydum aradan fazla zaman geçmedi ve bir bildirim love alarmdan büyük bir sevinçle ekrana baktım ve kişi sayısı 1 di ben anladım ki hayallerinin isteklerinin ve düşüncelerinin peşinden ne olursa olsun gitmelisin. Bu yazdıklarınız çok açıklayıcı olmuş iyi günler :)
YanıtlaSilYorumuna inanmak istiyorum gerçekten 1 oldu mu olduysada kim olduğunu bulabildin mi
Silyaa indireceğim
YanıtlaSilBiz denedik uygulamayı indirdim ama kimseye uygulamadan bahsetmedim gerçekten çok ilginç
YanıtlaSilMerak ettiğim bir şey var nasıl çaldırıyorsunuz? Her yerde araştır araştır bulamadım. Bilgisi olan arkadaşlarım bilgilendirirseniz sevinirim.
YanıtlaSilYa daha uygulama gerceğe geçmediki
SilOluyomu gerçek de denicem
SilBen de indirdim ama hiç çalmadı
YanıtlaSilAma ya uygulama ilerlerse ve sevdigin kişinin karşısına geçip uygulamayı açıp uygulamanin calmasıni beklersek ve uygulama çalmasa insanlar çok uzulür 😢😢😢😢😢😵😵😵
YanıtlaSil👏
YanıtlaSilBence uygulama gerçek olabilir kendiliğinden çalmadı ama kalp id leri ile kardeşim ilr denedim ve çaldı :dd
YanıtlaSilİyiymiş
Sil